Ülkemizde manda ve ürünlerine ilişkin yetiştiriciliğe günümüzde ulaştığı seviye açısından baktığımızda, özellikle Türkiye’de toplam manda sayısının 84.000’lere düştüğü yıllara bakınca geleceğe olan umut artmaktadır. Özellikle Tarım Bakanlığının Anadolu Mandası Yerinde Koruma Projesi ve Halk Elinde Anadolu Islahı Projesi bu konudaki en büyük aşama kaydettirici unsur olmuştur.
Önceki yıllarda mandacılığın, yalnızca illa da çamurlu suların, doğal göletlerin, su birikintilerin olduğu alanlardan yapılabildiği ön yargısı hakimken şimdilerde modern manda işletmelerinin oluşturduğu ve kurulduğuna tanık olmak bile sevindirici. Artık hemen hemen her ilde büyük ve orta ölçekli manda işletmeleri kurulduğuna tanık oluyoruz. Hemen hemen her büyük yerleşim birimlerinin kent giriş çıkışında manda ürünü ve manda sütü satışı bulunur yazılı tabelalar kimi zaman derme çatma satış yerleri görüyoruz. Bu durum tüketicinin sertifikalı gıda güvenirliği içeriğinde üretilmiş etikette ne yazılıysa içinde de aynı ürünün bulunduğu pazarlama anlayışını hakim kilan uygulamalar gerektirmektedir. Söz gelimi kaymak yazılı etiketlere sahip ambalajların içerisindeki manda kaymağıysa manda kaymağı, inek kaymağıysa inek kaymağı olması gereklidir. Manda kaymağı üretiminin ülkenin sadece bazı illerinde değil bütün illerinde de uygulandığını dikkate alarak süt tebliğinde yer alan yağ, krema, kaymak gibi terimlerin güncellenmesi ve anlamlandırılması gerekmektedir.
Tüketici manda yoğurdu diye aldığı bir yoğurdun içinde yüzde kaç manda sütü bulunduğunu yada bulunmadığını bilmek yada diğer türlerin hangi oranlarda keçi koyun manda ve inek sütü karışık olduğunu bilmek zorundadır. Bu konuda yöresel tatların tüketici tarafından tercih edildiğinde dikkate alacak coğrafi işaret uygulaması diğer AB ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de manda ve ürünleri için uygulanmalıdır. Aynı şekilde manda ve eti ile ilgili bu etin özgün besin değerini ortaya koyucu çalışmalarda ve uygulamalara ihtiyaç vardır. Genel olarak dünya düzeyinde ve ülkemiz düzeyinde hayvan sayısı artısı özellikle manda’da daha belirgindir. Özellikle kentleşmenin yol açtığı tarım yapılabilir alanların ve meraların daralması hayvancılığın ekonomik biçimde yapılabilirliliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Son 15 yılda manda ve ürünleri üretimi ile ilgili örgütlü yapıya geçilmesi üreticilerin Anadolu Mandası Islahı konusunda işlevsel bir yapı haline geçmesi sağlanmıştır şu anda ülkemizde 16 ilde 77 ilçe de 3724 yetiştirici, 24,374 manda ineği 576 manda boğası, 24,950 anaç içeren 2743 malak olmak üzere Halk elİnde manda ıslahı projesi uygulamaktadır. Bu projelerde elde edilen veriler etkili bir seleksiyon çalışmasıyla 2014 yılında projenin başlangıcının ikinci yılı itibariyle ortalama Laktasyon veriminin 1 ton civarına ulaştığı na bakarak onlarca yıl sürdürülmesi halinde verim değerlerinin pekte imrenilen İtalya Akdeniz mandaları Pakistan Nilli ravi yada Hindistan Murrah mandalarına ulaşması aşikar olarak akla gelmektedir. üstelik memleketimizde toplam manda sayısı 110.000 olduğu düşünülürse bu projeleri dahil hayvan sayısının arttırılması ıslah etkinliğinin arttıracaktır.
Artık yetiştiricilerimiz en iyi ineklerini ve boğalarını belirlerken sübjektif unsurlara göre değil bizzat verim kayıtlarına göre seçim yapmaktadırlar. Tarım Bakanlığının sığırcılıkta uyguladığı e-ıslah sisteminin manda popülasyonunda da uygulanması konuyu ülkesel düzeyde geliştirmesi zamanı gelmiştir. Bu konuda üreticilerin üretici birliklerine üye olmalarını ve sürdürülebilir bir ıslahın paydası olmaların sağlayacak tevsik tedbirlerine ihtiyaç olduğu anlaşılmıştır. Bol ve bereketli ürünler dileğiyle